12 Years a Slave (2013)


Steve McQueen, Shame (2011) diye etkileyici bir film yapınca kalmıştı aklımda, sonra bir önceki ve ilk uzun metrajı olan Hunger (2008)'ı izleyip beğenmemiştim. Ama Shame (2011)'de yakaladığı enerjiyi kaçırmaz diye bir sonraki filmi 12 Years a Slave (2013)'i bekler olmuştum. Geçen de Golden Globe'da en iyi film seçilince gazı aldım, buldum izledim. Basit ya. Nerde Shame (2011), nerde bu yani. Bulmuş hazır etkili damar yürümeye kalkmış, zenci hakları, kölelik falan derken klişede boğulmuş... Shame (2011)'in enerjisini, özgünlüğünü yakalayamamış tekrar.


Ödül almış, alır tabii. Ben de desem ki Hitler kötü, Afrika'da çocuklar aç, eşcinseller dışlanıyor falan bana da çok güzel olmuş diyecekler... Kötü derlerse millet kıllanacak çünkü. Özgün sinemacılara yaraşmayan bir durum. Ha Tarantino n'aptı geçen sene, bunun da nasıl yapılacağını gösterdi. Duygu sömürmedi. Bkz. Django Unchained (2012)..

Üçüncü uzun metrajında da Michael Fassbender'le çalışmayı ihmal etmemiş McQueen. Brad Pitt'in de rol aldığı kadroda bir de geçenlerde izlediğim Ruby Sparks (2012)'taki eleman Paul Dano oynuyor. Filmi izlerken onu düşündüm, nerden biliyorum bu çocuğu diye.. Ama tabii bu beyazlar kötü adamlar. Asıl kahramanımız Solomon'u Chiwetel Ejiofor oynuyor. Bu arada olay bir gerçek hikaye, hatta biyografi; Solomon Northup'un otobiyografik romanından uyarlama bir film. Ailesiyle mutlu mesut yaşayan bir adamken, kaçırılıp köle olarak satılıyor diyar diyar.. Özgürlüğüne kavuşan az sayıda köleden biri olmayı başarmasının hikayesi..

Film top#250'de..
Sıralı Tam Liste: Oscar 2014

15.01.14